27 Ocak 2013 Pazar

Geniş Kitleye Reklam Yapmak Mümkün mü?

Teknokrasi - Ömer Enis Şen'den ödünç aldığım Hepimiz Acayibiz kitabında Seth Godin, iletişimdeki değişimi anlatıyor.


Çoğunluğun tercihlerine uymaktan, seçme özgürlüğüne nasıl geçildiği mükemmel özetlenmiş.
Bu değişimin pazarlama ve reklama nasıl yansıdığı da, içinde bulunduğumuz süreci anlatıyor.

Geleneksel pazarlamaya göre markanın değeri, ne kadar yoğunlukla reklam yapıldığına bağlıdır. Markayı ayrıştırmaya gerek bile duymayan vasat da olabilecek bir reklamla, mümkün olan en yüksek frekanslarla medya planlaması hazırlanırdı. Özellikle TV'de olmak, güvenilir bir marka olmaya eşdeğerdi.

O zamanların doğrusu buydu belki. Ama sorun, kitleye pazarlama yapmanın ötesine geçemeyen (geçmek istemeyen) pazarlamacıların ezberlerinin bozulması. Bugün devam edenler, "dijitali çocuklar yapar, biz markayı konumlamaya bakalım" diyor demesine ama ne zaman günümüze uygun iş yapmak isteseler, önlerine alışkanlıkları çıkıyor - olduramıyorlar.

Yapabildikleri işleri ise, tıpkı eski güzel günlerdeki gibi yüksek frekanslı medya planlamaları ile yayınlatıyorlar. Bir yandan göz boyarken, bir yandan markaları maddi çıkmaza sokuyorlar.

Seth Godin'in anlatımıyla;

Milyonlarca televizyon bağımlısına kolayca ulaşan markalar
gidecek bir yer kalmadığında plansız bir şekilde ortada kalakaldılar.
Kitleye bağımlıydılar ve artık kitle diye bir şey yoktu.

Yaptığınız o reklam yatırımları aslında işe yaramıyorsa? Düşündüğünüz kitle artık beklediğiniz yerde yoksa?

Hiç yorum yok: